32 yaşında,
içinizdeki o tarifi imkânsız boşluğun nedeninin zamanında annenizin sizi
yeterince emzirmemesi, birkaç günlükken bağrına basmaması olabileceğini
öğrendim. Yani, vaktiyle eğer anneler çocuklarına karşı biraz daha ilgili yahut
bu hususta bilgili olsa idi Fransız sineması diye bir şey dahi olmayabilirmiş.
Bunu
öğrendiğimden beri, şu sıralar çocuğumuzun yetişmesine yardımcı olmakla
meşgul annemin hareketlerini daha da bir gözler oldum. Günün birinde tanışmanız
durumunda, 3 yaşındayken anne ve babasını nasıl kaybettiğini, "el kapılarında" ne zorluklarla büyüdüğünü size hemencecik
anlatacak olan annem, çocuklarından bahis açıldığında “sizi ben nasıl yetiştirdim, hiç hatırlamıyorum” der durur.
“Valla ben de hatırlamıyorum anne” diye cevap verdiğimde de “peki, sizi bu yaşa
kadar kim getirdi, lafa bak” diye o çok alışık olduğumuz kısa süre içerisinde
kendi içinde çelişkiye düşmelerine yenisi eklemlenir.
Yıllar yıllar
sonra tekrar bu kadar uzun zamanlı olarak bir araya geldiğimiz bu dönemde annem
üzerine gözlemler yapıyorum. Bazen kanepede yayılmış, dizi özeti izlerken “aa
demek bundan öyle yapıyor” diye sıçradığım oluyor. Misal, annemin ne bana, ne
kendine, ne vaktiyle kaybettiği oğluna ait elinde ne kadar fotoğraf varsa
zamanında oynasınlar diye çocuklara neden verdiğini anlamak bir 30 yıl sürdü. O
vakte kadar “annem hatıralara sahip çıkmıyor”du, bir gün anladım ki annem
hatıra nedir bilmiyor. Olandan da bir an önce kurtulmak istiyor. Kaybettiği
çocuğunun eldeki tek fotoğrafını gözlerini kalemle oysunlar diye başka
çocuklara veriyor…
Şimdi annesiz
babasız büyüyen çocukların bir şekilde anneli babalı büyüyen çocukları olarak
kitaplardan, internet sitelerinden baka ede çocuk büyütüyoruz. "Annesi" kod adlı sevgilimle az evvel
edindiğimiz engin bilgiye yaslanarak anneme “bak şunu şöyle yapma yoksa böyle
böyle olur” diyoruz. “Aa demek ki ben de bu nedenle şöyle şöyle olmuşum” diye
düşünüyoruz.
Bu halimizle
çocuğun en az bu üçlü kadar saçma sapan, takır tukur biri olacağına itimadımız
tam; o da zaten aç yahut gazı olmadığı zamanlar etrafa lisede sosyal’i seçecekmiş gibi bakıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder