7 Ocak 2012 Cumartesi

İçimizdeki Flash TV’liler

Tünelin ucundaki ışık göründü. 

Uçak hareket etti ama yakıtı idareli kullanmak lazım.

Pepe çok üzülüyor sayın Boyner

Son zamanlarda haber sitelerini açtığımda sürekli iş insanlarından gelen bu tür garip uyarılarla karşılaşıyorum. İçerisinde bileşik endeks faizi gibi büyük bir kısmını anlamadığım konuşmalarının sonunda bu tür benzetmeler kullanarak halka inmeye çalışıyor olabilirler ama bence Tapınak Şövalyeleri'nin mesajlaşmalarına benzeyen bu gizemli havalarıyla daha da korkutucu oluyorlar.


Geçen sabah işe gelirken Ağa Camii’nin yanında sıralanan işportacılara, müşterilerinden biri, bir doktordan bahsediyordu:

-    Adam sana da bana da, gitse Sabancı’ya da aynı muameleyi gösterir. Öyle iyi biri…

Hâsılı, zenginler, sermaye piyasaları kendilerini anlatmak için birbirlerini paralarken, garibanlar aynı böbrekten Sabancı’da da olabileceğine imkân dahi vermiyor.

 ***

hayat render olsa
Her gün en az 5-10 tane rezidans reklamı görüyorum, bir hesaplamayla bu render’ları alan grafiker başına 3 yaşam alanı düşüyor. Kurtköy’ün merkezi isteyenin olsun, İstanbul’un en yaşanılabilir yerleri hâlâ kapısının önüne börtü böcek için bir kap suyla yiyecek koyan semtlerdir.

***





Dizilerde zamanının TRT ibriği gibi İstanbul manzaraları var ya, Boğaz, Galata, Kız Kulesi… İstanbul dışında yaşayanlar için herkesin evi, işyeri oraları görüyor gibi bir hava var sanırsam. Bahsi açıldığında onlara ofisteki penceremin Festus Okey’in son adımlarını attığı sokağa baktığını ve o nedenle pencereden dışarıya bakamadığımı söyleyemiyorum.




***

İki ameliyat geçiren ancak düzelmeyen Abravcı, iş de bulamıyor.
Erzincan’da askerlik görevini yapan er Orhan Abravcı bölük komutanı Astsubay Mehmet Ersoy tarafından öldüresiye dövülmüş. Komutanından yediği dayak sonrasında kalça kemiği kırılan Orhan Abravcı’yı döven Astsubay Ersoy mahkemede “Uzaktan görenler darp sanmış olabilir, Orhan’ı sadece ince bir çubukla dürttüm” demiş. Dayakçı astsubay başçavuş hakkında 1500 TL para cezasına hükmeden Askeri Mahkeme bu parayı da 24 taksit yapmış.

Bu karar askeri mahkemelerin yıllardır yüzlerce davayı nasıl da "hukuka uygun bir şekilde" sümenaltı ettiğini gösteren örneklerden sadece biri. Komutanlarımız içeride olmasa bunun da hesabını sorarlardı ya neyse...

***

Star TV’yi satın almasıyla, CNBC-e, e2, Radyo Eksen, NTV vs. ile maruf Doğuş Grubu’nun içinden bir Flash TV çıktı. 360 derecelik yeni stüdyolardaki büyük değişim derken demek ki bunu kastediyorlarmış. Bu dönüşün çapsızlığını Uludere’deki katliamı “soluk soluğa” geçen neredeyse tüm kanallarda görmek ise baş döndürücüydü. Medyanın, asker ve siyasetle aynı 28 Şubat günlerinde olduğu gibi pespayelik adına müthiş bir sınav verdiği, Ertuğrul Özkök'ün yine harika bir performans gösterdiği bu haftada Yiğit Bulut’un Habertürk’ten kovulmasına neden bu kadar sevinildiği ise hiç anlamadım.



28 Şubat dönemi manşetleri

Yiğit Bulut bold’ları ile bitirirsek, hani bu aralar çok moda olan bir soru var ya, siz ne zaman bu kadar zalim oldunuz diye, bence bunun cevabını çok da uzağa gitmeden damarlarımızdaki asil kanda aramak en hayırlısı.

Ülkemizi hiç olmadığı şekilde birbirine bağlayan mavi kapaklardan toplamaya gidiyorum, görüşürüz...

Hiç yorum yok: